Üstün Başarı İçin Takım Olmak

“ Bir elin nesi var iki elin sesi var “, “ Birlikten kuvvet doğar “, “ Baş başa vermeyince taş yerinden kalkmaz “ gibi atasözleriyle büyüdük. Bu atasözleri tam olarak ne zaman ortaya çıktı bilmiyorum ama “ Takım “ olmanın önemi üzerinde herhalde son 40 – 50 yılda çok daha fazla durulmaya başlandı. Günümüzde ise artık hemen hemen tüm kurumlar takım çalışmasının öneminin farkına varmışlar ve kurumlarını bu yönde geliştirmeye çalışıyorlar ve çok net görülüyor ki,En başarılılar; aslında bireyler değil, en başarılı Takımlar.

Gerçekten öyle mi acaba?

Michael Schumacher 5 kez üst üste Dünya şampiyonu olurken bunu tek başına mı gerçekleştirdi? Yoksa, Schumacher’in bu başarısında, John Todd liderliğinde mükemmel bir uyum sağlamış olan Ferrari takımının hiç payı yok muydu?

Peki, ya Lionel Messi Dünyada yılın futbolcusu olurken aynı başarıyı milli takımında da aynı düzeyde gösterebiliyor mu?

Dünyanın en önemli şirketlerinden Coca Cola nın en tepesinde bir Türk var ve kendisiyle gurur duyuyoruz. Peki, Acaba Muhtar Kent bu başarıyı tek başına mı yakaladı? O noktaya gelinceye kadar çıktığı basamaklarda birlikte çalıştığı ekip arkadaşlarının hiç mi katkısı olmadı kendisine. Hepimiz etrafımıza bakınca bu örnekleri daha da çoğaltabiliriz.

Çok yetenekli bireysel sporcular veya müzisyenler de var. Mesela, tenisçiler, yüzücüler, Tiger Woods gibi dünya çapında bir golfçu.

Hepsinin bu başarılarının altında kendi yetenekleri, bireysel çabaları, üstün performansları olduğu kesin, bunlar yadsınamaz elbette. Peki, bu başarılarını tek başlarına mı elde ettiler yoksa küçücük bile olsa bir takım mıydılar?

Angelo Dundee ismi size bir şey ifade ediyor mu? Geçtiğimiz günlerde 90 yaşında hayatını kaybeden bir boks antrenörüydü desem. Peki, “Tüm zamanların en iyi boksörü” ünvanlı Muhammed Ali’nin antrenörüydü diye belirtsem. Boks ile ilgilenenler belki bilebilirler ama Muhammed Ali’yi bilmeyen pek yoktur herhalde. Oysa aynı Angelo Dundee Muhammed Ali’ nin haricinde, farklı zamanlarda, Sugar Ray Leonard, George Foreman, Jimmy Ellis gibi 15 dünya şampiyonu ile birlikte çalışmış. Acaba o şampiyonluklar sadece boksörlerin bireysel başarılarının sonucumuydu, yoksa antrenörü ve diğer ekip üyeleri ile birlikte küçük birer “ Takım “ başarısı mıydı?

İstisnalar olabilir elbette ama acaba en az bu insanlar kadar yetenekli, onlar kadar çaba gösteren ama doğru zamanda doğru takımı kuramamış ve bu yüzden de onlar kadar başarıyı yakalayamamış, hiç bilmediğimiz duymadığımız, tanımadığımız insanlar var mıdır?

Bütün bu başarı hikâyeleri incelendiğinde bireysel başarılar ne kadar yüksek olursa olsun eğer arkasında iyi bir takım desteği yoksa ÜSTÜN başarıyı yakalamak pek mümkün görünmüyor gibi…

Bununla birlikte, Takım olmanın bir süreç olduğunu fark ediyoruz aslında. Her üyesi değiştiğinde yeniden başa dönen bir süreç. Takım çalışması eğitimlerimizde bunu detaylarıyla aktarıyoruz ama benim asıl vurgulamak istediğim;

Doğru zamanda, doğru takım oyuncuları ile TAKIM olmayı başarabilenler, başarıyı da bu zaman sürecinde elde edebiliyorlar. Bu süreç bir an geliyor tüm koşullar uygun olduğunda en üst noktaya ÜSTÜN performansa ulaşabiliyor ama sonrasında sürecin içinde yaşanan küçücük değişiklikler sebebiyle performans da da düşüşler yaşanabiliyor.

O yüzden Barcelona her yıl şampiyon olamıyor. Ya da basketbolun anavatanı ABD milli takımı girdiği her dünya kupasında tüm kupaları alamıyor. 1980 li yıllarda NBA maçı seyrederdik bir de, bizim liglerimizde oynanan basket maçlarını ve onları yakalamamızın imkânsız olduğunu düşünürdük. Ama hiç de öyle olmadığını gördük sonradan.

İşte bu yüzden de hiçbir takım en üstün “ Mükemmel “ performansı uzun süre sürdüremiyor.

Burada dikkatinizi çekmeye çalıştığım;

• Öncelikle Takım olmanın, Takım Çalışmasının önemini vurgulamak ve fark edilmesini sağlamak. Çünkü şirketlerde başarıyı yakalamak için bunu FARK etmek mutlaka gerekli.

• Eğer iş dünyasında yönetici veya İnsan Kaynakları tarafında yer alıyorsanız, İşe alımlarda veya performans değerlendirmelerinde çalışanlarınızın “ Takım oyunculuğu “ becerilerinin değerlendirilmesinin önemini vurgulamak, Başarının Takım çalışmasına yatkın çalışanlarla sağlanabileceğinin altını çizmek,

• Bir çalışan veya ileride iş hayatına hazırlanan birisiyseniz, kendi özelliklerinize bakıp, “ Takım “ çalışmasına ne kadar yatkın olup olmadığınızı ve bu konudaki becerilerinizi geliştirmenizin size kazandıracaklarını FARK etmeniz.

• Ya da, yaşadığınız hayatın her yerinde mutlaka bir takım olduğunu ve başarı için bir takım oyuncusu olunmasının önemini vurgulamak.

“ Bir zincir, ancak en zayıf halkası kadar güçlüdür “ sözü ile bitireyim yazımı…

Hiç kopmayacak zincirlerin halkası olmanız dileklerimle…

Sevgiyle kalın.

Yazar: Okan Yılmaz