İnovasyon Sevincle Karsilanmaz

İnovasyon Sevinçle Karşılanmaz! Gustave Eiffel


Paris deyince aklımıza ilk hangi görüntü gelir? Çoğumuzun Eyfel Kulesi. Peki ya Eyfel Kulesi deyince? Tabi ki Aşk.
Böylesine bir duygunun sembolü olmuş eserin mimarı, Gustave Eiffel 1832-1923 yılları arasında yaşamış köprü, tren yolları ve çelik yapılar üzerine ün salmış ünlü mimardır. Amerika’da ki Özgürlük Anıtı’nın da mimarlarındandır aynı zamanda.
Gustave Eiffel, gerçek bir lider profilidir, başarılı bir mimar olmanın yanında. 1884 yılında Stephen Sauvestre ile tasarlamaya başladığı Eyfel Kulesi projesi gerçek bir inovasyon örneğidir ve hep yapıldığı gibi sevinçle karşılanmamış aksine büyük tepkiler almıştır. Dönemin ünlü sanatçılarından Emile Zola, Alexandre Dumas ve Guy de Maupassant’ ın öncülüğünde, böyle bir demir yığınının Paris ‘ in kalbine yerleştirilmesi fikri, Fransız inceliğine, zarafetine, sanatına yapılmış korkunç bir hakaret olarak değerlendirilmiştir. Tam da bu noktada Eiffel, lider duruşunu sergilemiş, projesinin ülkesine ne kadar faydalı olacağına insanları ikna etmeye çalışmıştır. “Fransa, bayrağı 300 metre yüksekte dalgalanan tek ülke olacaktır.” sözü ona aittir.
1889 yılında kulenin tamamlanması ve dünyanın her yerinden kuleyi görmeye gelen milyonların ilgisi Gustave Eiffel’ i haklı çıkarmıştır. Bugün, yılda ortalama 7 milyon ziyaretçisiyle yüksek kar oranlı şirket görünümündedir adeta. (2011 yılı için giriş ücreti 11 Euro)
Yönetici ya da lider, bir yeniliğe imza atmak istediğinde karşılaşacağı zorluklara hazır olmalıdır. Büyük değişimler ya da inovasyonlar çoğu zaman sevinçle karşılanmaz. İnsanlar alışkanlıklarını, hayatlarını değişime uğratacak fikirlere mesafeli durmayı tercih edebilirler. İşte burada lider kişilik devreye girmeli ve projesinin faydalarını, getirilerini anlatabilmelidir.
Eğer Gustave Eiffel, bütün karşı çıkmalar, protestolar neticesinde geri adım atsaydı ve kule projesinden vazgeçseydi bugün Paris ünlü Eyfel Kulesine sahip olamayacaktı. O gerçek bir lider olarak yeniliğine sahip çıkmış ve başarıya ulaşmıştır.
Ödevlerimiz
- Çevre tepkilerinden çekinerek ertelediğiniz fikirlerinizi yeniden gözden geçirin.
- İnovasyon projelerinizi gerçekleştirebilmek için size destek olabilecek insanlarla iletişime geçmeye çalışın.
- Her gün 10 dakikanızı yalnızca yeni fikirler üretmeye harcayın.
Oğuz Benlioğlu

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nereye gideceğini bilmiyorsan, hangi yoldan gittiğinin önemi yoktur.

Nereye gideceğini bilmiyorsan, hangi yoldan gittiğinin önemi yoktur.  Hayat amacı ne işe yarar derseniz; Hayat amacı insanın gözüne ışık getirir.  Fizikte bir kural vardır, birşey aynı anda iki yerde bulunamaz. Beyniniz olumsuz düşüncelerle kaplıyken olumlu düşüncelere yer yoktur, olumlu düşüncelerle kaplıyken de olumsuz düşüncelere yer yoktur.  İnsanın iki seçeneği vardır; Ya bütün gün karanlığa küfür edersiniz ya da güneşe yürürsünüz. Neyi başarabileceğinizi sizden başkası bilemez, siz hedefi koyduğunuzda yaparım diyorsanız tamamdır. Bedava peynir sadece fare kapanında olur. Hayaller tombulsa hedef oluyorlar.. Nasıl derseniz; Tatmin edici, Ortak, Mantıklı, Belirgin, Ulaşılabilir, Limitleri belirli. Kendimiz gibi olmak, ihtimal var mı? Çok zor.. Fikir ile proje arasında çok büyük bir fark vardır. Ev yapmak fikirdir, bitirmek projedir. Ülkede zeki adam derdi yok. Bindiğiniz taksiden, evinize gelen ustaya kadar zeki adam derdi yok. Ama ülkede dürüst, güvenilir a...
Devamı

MÜHENDİSLİK YAKLAŞIMI

Mühendislik yaklaşımı mühendislik tasarım yöntemi olarakta isimlendirilmekte ve yedi adımdan oluşmaktadır: i. Problemin tanımı, ii. Gerekli bilginin derlenmesi, iii. Çözümler için araştırma, iv. Düşünceden öncül tasarımlara geçiş, v. Çözümlerin değerlendirilmesi ve uygun çözümün seçimi, vi. Raporların, planların ve spesifikasyonların hazırlanması, vii. Tasarımın uygulanması.
Devamı

Üstün Başarı İçin Takım Olmak

“ Bir elin nesi var iki elin sesi var “, “ Birlikten kuvvet doğar “, “ Baş başa vermeyince taş yerinden kalkmaz “ gibi atasözleriyle büyüdük. Bu atasözleri tam olarak ne zaman ortaya çıktı bilmiyorum ama “ Takım “ olmanın önemi üzerinde herhalde son 40 – 50 yılda çok daha fazla durulmaya başlandı. Günümüzde ise artık hemen hemen tüm kurumlar takım çalışmasının öneminin farkına varmışlar ve kurumlarını bu yönde geliştirmeye çalışıyorlar ve çok net görülüyor ki,En başarılılar; aslında bireyler değil, en başarılı Takımlar. Gerçekten öyle mi acaba? Michael Schumacher 5 kez üst üste Dünya şampiyonu olurken bunu tek başına mı gerçekleştirdi? Yoksa, Schumacher’in bu başarısında, John Todd liderliğinde mükemmel bir uyum sağlamış olan Ferrari takımının hiç payı yok muydu? Peki, ya Lionel Messi Dünyada yılın futbolcusu olurken aynı başarıyı milli takımında da aynı düzeyde gösterebiliyor mu? Dünyanın en önemli şirketlerinden Coca Cola nın en tepesinde bir Türk var ve kendisiyle gurur ...
Devamı